Futbol dünyasının önde gelen yazarlarından Simon Kuper Financial Times gazetesindeki köşe yazısında, Avrupa Süper Ligi’nin en büyük etkisinin, futbolun temel taşlarından ikisi, rekabet ve geleneği havaya uçurmak olacağını söylüyor.
Kuper, 20 takımdan 15’nin performansa bakılmaksızın “kurucu” kulüpler olarak garanti verilmesinin neredeyse tüm Avrupa kulüplerini sonsuza kadar etkin bir şekilde dışlayacağına dikkat çekiyor. “Futbolun temel sözü – herhangi bir kulübün galip gelebileceği – bozulabilir” diyen Kuper, Michigan Üniversitesi’nden spor ekonomisti Stefan Szymanski’nin dışarıdan gelenlerin kalıcı küçük lig statüsüne mahkum edileceği konusundaki, “Avrupa futbolu için felaket olur” uyarısına dikkat çekiyor.
Simon Kuper, kapalı bir ligin, taraftarların özel zevklerinden biri, geleneğine de mahvedeceğini düşünüyor: “Çocukluktan ölüme kadar, insanlar kulüplerinin aynı renkte, genellikle aynı zeminde, aynı müsabakalarda, aynı rakiplere karşı oynamasını izlerler. Futbol taraftarlığı dışında hayattaki her şey değişir”.
Simon Kuper, yaşanan gelişmeler doğrultusunda bazı taraftarların bu yeni dünyada kulüplerini takip etmeyeceği öngörüsünde de bulunuyor.
